Friday, March 25, 2016

İNGİLİZCE - YABANCI DİL ÖĞRENMEK TAKIM ÇALIŞMASIYLA MÜMKÜNDÜR...

İngilizce öğrenimi konusunda sorumlu kişiler, İngilizce öğretmenleridir. Bendeniz, İngilizce öğretmenlerini bu süreçte asıl yönlendiriciler olarak kabul ediyorum. Fakat bu sorumluluk, sadece öğrencilere İngilizce öğretmek değildir; bir öğretmen olarak, kendi sorumluluklarını yerine getirmenin yanında, öğrencilerin sorumluluklarını da onların nezdinde doğru bir şekilde tanımlamaktır.

Benim gördüğüm örneklerde, İngilizce öğretmenleri genellikle çalışkan ve sorumluluk sahibidirler. İhmal ettikleri kısım ise, öğrenci sorumluluklarını tanımlama konusudur.

Başka bir deyişle, öğretmen yemek yediği zaman öğrenci doymadığı gibi, bazı çalışmaları yapmak da, öğretmenin işi değil, öğrencinin işidir. Yani ben bir öğrencinin yerine onun çalışma kitabını yapamam. Yapsam da ona bir faydası olmaz.  

Öğretmenin görevi, sınıfta elinden gelenin en iyisini yapmak ve ertesi gün nasıl daha iyi olacağını düşünmektir. Ancak, öğrencinin sorumlulukları tanımlanmazsa, öğrenci ders dışında çalışmayacaktır. Bu durumda derste anlatılanları kavrasa bile, öğrendiklerini unutacak veya daha ileri götürmeyecektir. Ertesi ders, her şey yeniden başlar.

Bir İngilizce-yabancı dil öğretmeni öğrencilerinin derse devam, kitabına çalışma, çalışma kitabındaki alıştırmaları yapma gibi konuların yanında, ders dışında İngilizce hikâye kitapları okuma, ses dosyaları dinleme ve film seyretme gibi noktalara da vurgu yapmalıdırlar. Bu türden şeyleri bir-iki kez söylemek yeterli olmamakta, bunları sıklıkla vurgulamak gerekmektedir. Tavsiyelerini detaylandırmalı, meselâ hikaye kitabı okumayı tavsiye ediyorsa, bu sürecin nasıl olacağını anlatmalıdır. Çünkü söz gelimi öğrenci, ağır bir kitap alıp, onu sözlükle okumaya kalkarsa, sıkılır ve okumayı bırakır. Hâlbuki İngilizce öğrenmek uzun soluklu bir süreçtir.

“Öğrenci yapmaz” gibi düşüncelerle, doğru yöntemleri öğrenciye hatırlatmamanın manevî sorumluluğu vardır. Çünkü rehberlik yapmama durumunda, bir öğrenci doğru yöntemleri takip edip, İngilizceyi veya başka bir dili öğrenmeye kararlı ise, siz ondan ihtiyacı olan bilgiyi esirgiyorsunuz demektir. Bunu yapmaya da hakkımız yoktur.

İngilizce öğrenmek takım işidir. Öğrenciler de bu takımın en önemli üyeleridir.
-----------------
-------------------------

SAVAŞ ŞENEL KİTAPLARI

AZ ACILI VE KALICI İNGİLİZCE-YABANCI DİL ÖĞRENMEK İÇİN PÜF NOKTALARI

Kitabın Tanıtım Videosu
Kitabın Tanıtım Yazısı
Kitabın Facebook sayfası
Kitabı buradan satın alabilirsiniz: Kitapyurdu.com



(Kitabı İmzalı Edinmek İsterseniz Bize Yazınız: savassenel@gmail.com)

ÇAY SAATİ İÇİN HAFİF YAZILAR


(Kitabı İmzalı Edinmek İsterseniz Bize Yazınız: savassenel@gmail.com)





(Kitabı İmzalı Edinmek İsterseniz Bize Yazınız: savassenel@gmail.com)

-------------------

Saturday, March 19, 2016

İNGİLİZCE-YABANCI DİLDE KELİME VE KULLANIMLARI ÖĞRENİRKEN



Öğrencilerimin veya İngilizce öğrenen herkesin zaman zaman yaşadıkları bir şaşkınlık vardır. Bir zamanlar en sık kullanılan anlamıyla öğrendikleri bir kelimenin başka bir anlamda kullanıldığını görünce şaşırıyorlar. “Yahu bu kelimenin anlamı bu değil miydi?” diye soruyorlar. Hâlbuki, İngilizce öğrenme sürecinde ders kitapları bir kelime öğretirken, o kelimenin her anlamını vermezler, en sık kullanılan anlamlarını zaman içinde ve sırayla vererek yola devam ederler. Dolayısıyla zamanı geldikçe bir kelime, yeni bağlamlarda diğer anlamlarıyla da kullanılır.

Bir diğer durum da, öğrencilerin kelimeleri yanlış kullanmalarıdır. Aslında herkes bir süre veya bazen kelimeleri yanlış şekilde kullanabilir. Meselâ Türkçe öğrenene birisi de bir süre veya bir kaç kere “taksi çağıralım” demek yerine “taksi söyleyelim” veya “yeni bir işe başvurdum” yerine, “yeni bir işe kafa vurdum” diyebilir. Bir süre için veya öncelikle derdini anlatıp, bir sorunu çözmek amacıyla çabalarken bu türden hatalar önemsenmemelidir. Hatta daha önce öğrenmiş olduğumuz kimi kelimeleri artık doğru bir şekilde kullanırken, yeni öğrendiğimiz kelimeleri yanlış bağlamlarda ve şekillerde kullanmamız da normaldir. Fakat aynı hataları aylarca, yıllarca yapmak çözülmesi gereken bir sorundur.

Peki kelimelerin yeni anlamlarını da hazmederek öğrenmek ve onları doğru bir şekilde kullanmak için ne yapmalıdır? Kelimelerin bütün anlamlarını ezberlemek insanı yorar. Kelimeleri doğru kullanımlarını içeren cümleleri ezberlemek ise yararlıdır.

Bununla birlikte, her hâlükarda İngilizce hikâyeler, metinler okumalı, sesli dokümanlar dinlemeli ve filmler seyretmelisiniz. Yani kelimelerle ve onların farklı anlamlarıyla ve doğru bağlamda kullanımlarıyla binlerce kez karşılaşmalısınız.

Bu şekilde aslında en önemlisi, İngilizcenizi bir araç olarak kullandığınız, yani onu doğasına uygun bir şekilde istihdam ettiğiniz için sağlıklı süreçte yürümüş olursunuz. Ayrıca kelimeleri doğru bağlamlarda ve doğru kullanımlarıyla sürekli duyarak doğru bir şekilde öğrenmiş, daha doğrusu edinmiş olursunuz. Daha sonra, çoğu zaman siz fark etmeden onları doğru bir şekilde kullanmaya devam edersiniz.

Şimdi hemen ister kitap formatında, isterseniz PDF formatında hikâye kitapları okumaya başlayın. Yalnız mümkün olduğu kadar, konusunu sözlüğe bakmadan anlayabileceğiniz kitaplar seçin. Sözlüğe bakarak, didik didik ederek okumak için kısa ve birazcık zor olan metinler tercih edin. Dinlemek için seçeceğiniz dökümanları da bu şekilde seçin. Zor videolar veya filmler tercih ederseniz, onları anadilde alt yazılı ve sadece filmden keyif almak için seyredin.

Ve hemen şimdi harekete geçin...
-----------------
-------------------------

SAVAŞ ŞENEL KİTAPLARI

AZ ACILI VE KALICI İNGİLİZCE-YABANCI DİL ÖĞRENMEK İÇİN PÜF NOKTALARI

Kitabın Tanıtım Videosu
Kitabın Tanıtım Yazısı
Kitabın Facebook sayfası
Kitabı buradan satın alabilirsiniz: Kitapyurdu.com



(Kitabı İmzalı Edinmek İsterseniz Bize Yazınız: savassenel@gmail.com)

ÇAY SAATİ İÇİN HAFİF YAZILAR


(Kitabı İmzalı Edinmek İsterseniz Bize Yazınız: savassenel@gmail.com)





(Kitabı İmzalı Edinmek İsterseniz Bize Yazınız: savassenel@gmail.com)

-------------------

Monday, March 14, 2016

İNGİLİZCE VE KADINLAR ARASINDAKİ BENZERLİK...




Kimi zaman derslerimde çeşitli benzetmeler yaparım. Bu benzetmeler, konunun daha anlaşılır bir hâle gelmesini sağlar düşüncesindeyim. Belki de bayan öğrencilerimin ezici çoğunlukta olmasından dolayı, aklıma onlarla ilgili benzetmeler geliyor ve bugünlerde bir yabancı dil öğrenme sürecinin, öğrencilerden beklentilerini, bayanların ilişkilerine karşı besledikleri beklentilere benzetiyorum. Bana göre bu iki farklı ilişki arasında oldukça sağlam bir yakınlık var. Şöyle ki:

Bir bayan öncelikle ve bir süre sadece kendisiyle ilgilenmenizden hoşlanabilir. Fakat bir süre sonra sonra, onu neyin, hangi planın parçası olarak düşündüğünüzü sorgulamaya başlar. Elbette istisnalar olabilir, fakat genellikle kadınların beklentileri, anlamlı, bir amacı olan ve uzun süreli bir ilişkinin muhatabı olmaktır. 

İngilizce veya başka bir yabancı öğrenirken de böyledir. fakat ne ilginçtir ki, burada beklentiye giren İngilizce veya öğrenmekte olduğu başka bir dil değil, öğrencinin kendi zihni olur. Yani bir yabancı dili, daha önemli bir şeyin parçası olarak kullanmayı hedeflemedikçe, onu öğrenmek iyice güçleşir. Dolayısıyla öğrencilerime birinci ve ikinci dönemin başında İngilizce - yabancı dil öğrenmenin nelere hizmet ettiğine dair bir liste hazırlamalarını söyler ve bu listeden onları en çok çeken veya etkileyen fayda veya amaçların altını çizmelerini söylerim. Burada ölçüleri, kişisel fayda anlayışı, duygusal yakınlık veya başka bir şey olabilir. Çünkü bir şeyin veya bir sürecin her avantajı ilgimiz çekmez. Bu listeyi kendimize has bir hâle getirmemiz gerekir. 

Sizler de bir yabancı dili öğrenmek istiyorsanız, onu daha büyük bir planın, projenin veya hayalin parçası hâline getirmelisiniz.

Şimdi liste yapma sırası sizde! 
 -----------------
-------------------------

SAVAŞ ŞENEL KİTAPLARI

AZ ACILI VE KALICI İNGİLİZCE-YABANCI DİL ÖĞRENMEK İÇİN PÜF NOKTALARI

Kitabın Tanıtım Videosu
Kitabın Tanıtım Yazısı
Kitabın Facebook sayfası
Kitabı buradan satın alabilirsiniz: Kitapyurdu.com



(Kitabı İmzalı Edinmek İsterseniz Bize Yazınız: savassenel@gmail.com)

ÇAY SAATİ İÇİN HAFİF YAZILAR


(Kitabı İmzalı Edinmek İsterseniz Bize Yazınız: savassenel@gmail.com)





(Kitabı İmzalı Edinmek İsterseniz Bize Yazınız: savassenel@gmail.com)

-------------------

Friday, March 11, 2016

BİR YAZAR, KENDİ YAZDIĞI BİR KİTABI TAVSİYE EDER Mİ?




İngilizce-yabancı dil konusunda bana danışan birçok kişi olduğunu söylememe gerek yok. Meselâ yabancı dil öğrenmek için dersaneye gitmek istediğini söyleyen kişilerle konuşuyoruz. Onlarla konuşurken, dersanelerden ve dersanedeki öğretmenlerden utopik şeyler beklediklerini anlıyorum. Başka bir deyişle, bu kişilerin beklentilerinin gerçekleşmesi mümkün görünmüyor. Aynı şekilde, öğrencinin kendisinden beklediği şeyler de mümkünsüz olabiliyor. Bir insan, bu zihin yapısıyla dersaneye gittiği veya kendi kendisine çalışmaya başladığı zaman, aynı hatalara düşen düşen çoğu kişi gibi, parası, emeği ve en önemlisi zamanı zayi, olmaktadır. Ben de bu sefer “Az Acılı-Kalıcı İngilizce-Yabancı Dil Öğrenimi için Püf Noktaları” adlı kitabımı tavsiye ediyorum. 

Kişilerin yabancı dil öğrenme konusunda başka soruları da oluyor. Danışan kişi, sorularının hemen cevaplanabileceklerini düşünse de, bu cevapları vermek uzun sürmektedir ve bu da danışan için masraf anlamına geliyor. İşin aslı, bunları cevaplamak kısa sürse de, masraflıdır. Çünkü danışma seansları birikiminiz ortaya koyduğunuz süreçlerdir ve dersten daha yüksek ücretlendirlen bir hizmettir. Dolayısıyla yine kitabımı tavsiye ediyorum. Kitabımı okuduktan sonra, daha kişisel bir danışma seansı talep etse bile, birçok şeyi 20 TL fiyatında bir kitaptan öğrenmiş olarak karşıma geliyor. Temel bilgileri kitaptan almış olduğu için, ben onları anlatmak zorunda kalmıyorum ve danışanım, zaman ve parasal açısından tasarruf etmiş oluyor.

Burada okurlarımın şunu bilmesi önemlidir: Bendeniz, bu kitabı yazmak için harcadığım süreyi, meselâ İngilizce Konuşma Kılavuzu yazmak için harcayabilirdim ve bu türden bir kitabın daha çok ve daha hızlı  satacağını da düşünüyorum. (Böyle bir kitabı da yazmayı planlıyorum elbet.) Yani “Az Acılı-Kalıcı İngilizce-Yabancı Dil Öğrenimi için Püf Noktaları” adlı kitap, çabucak para bekleyen bir yazarın işi değil, idealist bir tutumun sonucudur. Bloglarımı yazmaya başlarken de, işe yine popüler olma isteği ile değil de, ihtiyaçlara cevap verme çabasıyla başlamıştım.

Burada önemli diğer bir nokta ise, kitap zaten 25 yıllık öğretmenlik hayatımda, bana sorulmuş olan sorulara vermiş olduğum cevapların ayrıntılı ele alınmış hâlidir. Yani ihtiyaçtan doğmuştur ve bu içeriğe her zaman ihtiyaç duyulacaktır.

Dolayısıyla İngilizce veya herhangi bir başka dili öğrenmekle ilgili herhangi bir konuda bana danışanlara kitabımı öneriyorum. Bu kitap, benim değil de, başka bir yazarın eseri olsaydı, içerik ve bakış açısından dolayı, bu kitabı yine öğrencilerime ve danışanlarıma tavsiye ederdim.

Kitabımı İngilizce veya başka bir yabancı dili verimli bir şekilde öğrenmeye kararlı olan herkese tekrar tavsiye ediyorum.
Kitabı buradan satın alabilirsiniz: Kitapyurdu.com

-----------------
-------------------------

SAVAŞ ŞENEL KİTAPLARI

AZ ACILI VE KALICI İNGİLİZCE-YABANCI DİL ÖĞRENMEK İÇİN PÜF NOKTALARI

Kitabın Tanıtım Videosu
Kitabın Tanıtım Yazısı
Kitabın Facebook sayfası
Kitabı buradan satın alabilirsiniz: Kitapyurdu.com



(Kitabı İmzalı Edinmek İsterseniz Bize Yazınız: savassenel@gmail.com)

ÇAY SAATİ İÇİN HAFİF YAZILAR


(Kitabı İmzalı Edinmek İsterseniz Bize Yazınız: savassenel@gmail.com)





(Kitabı İmzalı Edinmek İsterseniz Bize Yazınız: savassenel@gmail.com)

-------------------

Monday, March 07, 2016

“HOCCAM, ARKADAŞIM BANA SNAP ATIYOR!”






Geçen hafta derslerimden birisinde, “afacanlardan” birisi bana “hoccam, bu, bana snap atıyor ya!” diye arkadaşını şikâyet etti. Ben de şaşkın bir şekilde “snap atmak nedir yahu?” dedim. Meğerse, bu ifade, 7-10 saniyelik video çekip, etrafa göstermek veya Instagramda yayınlamak anlamına geliyormuş!

Snap atan, Whatsapp’ten yazışan, kısa yolları tercih eden, hatta e-mail atmaya bile üşenen bir nesille karşı karşıyayız. Keyif veren, kolayca ulaşılabilen ve kolayca kullanılan uygulamaların peşindeler. Onlara hak vermiyor da değilim; özellikle üniversite hayatı karmaşık. Hızla iletişim kurmaya çalıştıkları için onları eleştiremem.

İngilizce derslerinde de, bu “snap atan” öğrencilere uygun, görsel medya, işitsel dokümanlar kullanıyoruz. Derslerde dijital ve cep telefonlarını kullanabilecekleri oyunlar oynuyoruz. Öğrencilerin temsil sistemleri farklı ve onların bütününe hitap etme çabası içindeyiz. Bununla birlikte kimi temel ve modası geçmeyen çalışmaları her zaman vurguluyorum.

Özellikle İngilizce metinler okumayı çok önemsiyorum. Bunu kitaplardan, PDF dosyalardan veya tabletlerinden yapabilirler. Yabancı dilde metinler okumaksızın sağlam bir dil öğrenimi mümkün değildir. Özellikle sözlüğe fazla bakmadan, kelimelerin anlamlarını bağlamdan çıkararak ve metnin mesajını anlamaya odaklı bir şekilde okumak, öğrencinin aynı dil kalıpları ve kullanımlarıyla binlerce defa karşılaşmasını sağlamaktadır. Böylece taşlar yerine oturuyor.

Dinleme ise, ayrı bir kazanımlar yoludur. İnternetin anavatanı olan Amerika’da ne kitap sektörü, ne de sesli kitap sektörü önemini kaybetmiştir. Aksine insanlar, kendi arabalarında veya toplu taşıma araçlarında sesli kitaplar, seminerler, söyleşiler, konuşmalar dinlemektedirler. Yollarda geçen ve kitap okumayamadığınız zamanların bir kısmını İngilizce-yabancı dilde metinler, hikâyeler vs. dinlemekle geçirdiğinizde, öğrenmiş olduğunuz gramer, kelime haznesi vs. gibi şeyler pekişmekte, en önemlisi bunları bir amaç için kullanmış olmaktasınız. Telaffuz, dinleyende “konuşma havuzunun” dolması ve konuşma isteği ve enerjisinin yükselmesi gibi şeyleri saymıyorum bile.

Dolayısıyla “Z nesli” diye adlandırılan bu neslin alışkanlıklarını sürekli teşvik etmek yerine, aynı zamanda onları metin okuma ve dinlemeye teşvik etmek gerektiğini düşünüyorum. Çünkü dijital oyunlar, videolar vs. gibi yöntemlerle öğrettiğimiz şeyler, metin okuma ve dinleme etkinlikleri olmazsa uçup gitmektedir. Yani harç kullanmadan bina yapmak gibi bir etkinliği sürdürmüş oluyoruz düşüncesindeyim. 
-----------------
-------------------------

SAVAŞ ŞENEL KİTAPLARI

AZ ACILI VE KALICI İNGİLİZCE-YABANCI DİL ÖĞRENMEK İÇİN PÜF NOKTALARI

Kitabın Tanıtım Videosu
Kitabın Tanıtım Yazısı
Kitabın Facebook sayfası
Kitabı buradan satın alabilirsiniz: Kitapyurdu.com



(Kitabı İmzalı Edinmek İsterseniz Bize Yazınız: savassenel@gmail.com)

ÇAY SAATİ İÇİN HAFİF YAZILAR


(Kitabı İmzalı Edinmek İsterseniz Bize Yazınız: savassenel@gmail.com)





(Kitabı İmzalı Edinmek İsterseniz Bize Yazınız: savassenel@gmail.com)

-------------------

Saturday, March 05, 2016

FARABİ TALKS'TAKİ İNGİLİZCE KONUŞMAM - "IN ORDER NOT TO MISS THE BIG PICTURE - BÜYÜK RESMİ KAÇIRMAMAK İÇİN" İSTANBUL MEDİPOL ÜNİVERSİTESİ


Cihad Eliaçık Hocanın mimarlığını yaptığı ve önce Biruni Üniversitesinde başlamış olan ve İstanbul Medipol Üniversitesinde devam eden "Farabi Talks" etkinliğine konuşmacı olarak misafir oldum. Konuşmamın başlığı "In Order Not To Miss the Big Picture - Büyük Resmi Kaçırmamak İçin" idi. Konuşmayı İngilizce olarak yaptım. Bu konuşmamda "Yeniden Genç Olsaydım, Neleri Farklı Yapardım" adlı konuşmamdan esinlendim. 


Konuşmanın maddeleri şöylece verelim:


1. I WOULD TRY HARDER TO FIND MY VISION & 

MISSION
- Vizyon ve misyonumu daha erken keşfetmek isterdim.

2. I WOULD THINK HARDER ABOUT THE TERM  “OPPORTUNITY COAST”

- "Fırsat Maliyeti Teorisi" kavramını daha derinden ve erkenden anlamaya çalışırdım.

3. I WOULD READ AND LISTEN MORE AND TALK LESS

- Daha çok okur, daha az konuşur ve daha çok dinlerdim.

4. I WOULD CARE ABOUT MAKING MORE FRIENDS-HAVING MORE CONNECTIONS
Daha çok etkin arkadaşlar edinmeye çalışırdım. 


5. I WOULD KNOW THAT TIME BUYS RELATIONSHIPS NOT MONEY
5. İlişkileri parayla değil, onlar için harcanan zamanla satın alabileceğimizin daha erken farkına varmak isterdim.

6. I WOULD TRY TO HAVE GREATER FINANCIAL AWARENESS

- Malî konulardaki farkındalığıma daha erken ulaşmak isterdim.


7. I WOULD BE MORE AWARE OF THAT THE TERM “PRICE” AND “COST” ARE DIFFERENT CONCEPTS
- Fiyat ve maliyet kavramlarının farklı olduğunu daha erken anlamak isterdim.

8. I WOULD DEVELOP MY COMMUNICATION SKILLS EARLIER
- İletişim becerilerimi daha erken yaşlarda geliştirirdim.

9. I WOULD HAVE AN ACADEMIC CAREER EARLIER
- Akademik kariyer edinme konusunda daha erken davranırdım. 

10. I WOULD HAVE MORE CHILDREN
- Ve daha çok çocuk sahip olmak isterdim. 

Bu etkinlik Cuma akşamları 17.30 - 17.30 saatleri arasında yer almaktadır. Birinci bölümde konuşmacımız İngilizce olarak sunum yapıyor ve ikinci bölümde ise, dinleyenler gruplara ayrılarak daha önceden belirlenmiş olan konuları, İngilizce konuşarak ele alıyorlar. Sadece dinleyici de olabilirsiniz. Sizler de bu etkinlikte konuşmacı veya katılımcı olarak yer alabilirsiniz. Bekliyoruz
 ------------------------------
-------------------------

SAVAŞ ŞENEL KİTAPLARI

AZ ACILI VE KALICI İNGİLİZCE-YABANCI DİL ÖĞRENMEK İÇİN PÜF NOKTALARI

Kitabın Tanıtım Videosu
Kitabın Tanıtım Yazısı
Kitabın Facebook sayfası
Kitabı buradan satın alabilirsiniz: Kitapyurdu.com



(Kitabı İmzalı Edinmek İsterseniz Bize Yazınız: savassenel@gmail.com)

ÇAY SAATİ İÇİN HAFİF YAZILAR


(Kitabı İmzalı Edinmek İsterseniz Bize Yazınız: savassenel@gmail.com)





(Kitabı İmzalı Edinmek İsterseniz Bize Yazınız: savassenel@gmail.com)

-------------------