Tuesday, November 08, 2005

NASIL KIYDINIZ DA, ÖĞRENMİŞ OLDUĞUNUZ BİR DİLİ UNUTTUNUZ? (15)



(Kıymetini bilmediğimiz çok şey var!)

Beni en çok üzen şeylerden biri de, başkalarının edinmek için zaman ve para harcadığı bir şeye sahip olmak ama onu önemsememektir. Konu her şey olabilir: güzel bir araba; bir ev; iyi bir evlilik; çocuklar v.s. Bu konuda verilebilecek örnekler uzun bir listeye dönüşebilir. Sizler de, çevrenizde bu kıymet bilmemezlik konusunda pek çok örneğe tanık olabilirsiniz.

Benim size söz etmek istediğim değer bilmezlik yabancı dil konusunda. İngilizce öğretmeni olduğum için, hangi dil olursa olsun, insanların öğrenmeyi başardıkları bir yabancı dili geliştirmek ve kullanmak yerine, onu unutmaları da bana çok üzücü gelir. Başka insanların zaman ve para harcayarak öğrenmeye çalıştığı bir dili, bazı insanlar öğrenirler ve sonra büyük bir ilgisizlikle unuturlar.

Üzücü bir durum

Böyle arkadaşlara, dostlara zaman zaman rastlıyorum. “Almanca biliyordum, ama unuttum”, “İngilizcem, iyiydi ama zayıfladı” ya da “Falanca dili biliyordum, ama Türkiye’ye dönünce unuttum” gibi ifadeleri duyunca gülsem mi ağlasam mı bilemiyorum! Yunanistan’da doğup büyüyen bir öğretmen arkadaşım, Yunanca’yı unuttuğunu anlatmıştı bana. Ben de “ne kadar zenginsiniz”, insanların öğrenmek için onca zaman ve para harcadığı bir şeyi unutabiliyorsunuz” demiştim. Hâlbuki kendisi de, bir İngilizce öğretmeniydi. Öğrendiğimiz bir dili nasıl koruyabileceğimiz ve geliştirebileceğimiz konusunda eğitim almıştı ve yine bu konuda eğitim veriyordu.

Unutulan Çince

2 sene Çin’de kalan bir tanıdığım, orada Çince öğrenmişti. Ama Türkiye’de unuttuğunu söyledi. Düşünebiliyor musunuz? İşsizlik sorunu da çeken bu insan Çince’yi öğrenip sonra unutmak lüksünü yaşıyor. Lüks deyince saraylar köşkler aklınıza gelmesin. Pratik olarak Çince öğrenmek için gereken zamanı bir düşünün. Bu insan, bu değeri çöpe atıyor ama üzülmüyordu.

Türkiye’nin ne suçu var?

Hele bir de “Türkiye’ye geldim, unuttum” demeleri iyice trajikomik. Sanki Türk halkı bir araya gelmiş, bu insanlara bildikleri yabancı dili unutmaları için baskı yapmış ve bu insanlar o dili unutmak zorunda kalmışlar(!) Sanki bilgisayarlar, filmler, CD’ler ve dil öğrenimi ve geliştirilmesi için kullanılabilecek araçlar ülkemize henüz girmemiş te bu insanlar çaresizlik içinde öğrendikleri dili unutmuşlar(!) Türkiye’de yabancı dil öğrenen onca insanın aksine, onlar Türkiye’ye gelince öğrendiklerini de kaybetmişler.

Bir dili unutmamanın çok yolu vardır! İlla konuşmanız şart değil!

Bir de şu mazereti çok duyuyorum: “Türkiye’de bu dil konuşulmuyor ve ben de bu dili konuşamadığım için unuttum!” Bu yanlış bir düşünce tarzıdır. Mesela internetten istediğiniz dilde yayın yapan radyolara ulaşabilir ve dinleyebilirsiniz. Başka bir deyişle bir dili unutmamak için, illa ki onu konuşmanız gerekmiyor, dinlemek de onu unutmanızı engeller ve hatta geliştirir.

Dostlar, yapmayın etmeyin! Onca emekle (veya kolaylıkla da olabilir) öğrenmiş olduğunuz bir dili nasıl unutuyor ve o değere nasıl kıyıyorsunuz? İngilizce, Fransızca, Arapça ya da Çince öğrenmek için ter ve gözyaşı döken, sıkıntı çeken o kadar çok insan var ki! Onların yüzüne bakıp ta “sen uğraş dur, bak ben öğrenirim de unuturum da” der gibi “ben falanca dili biliyordum ama unuttum” diyorsunuz? Bu yoksul mahallesinde, çöpe yemek dökmeye benzer.

Dostlar, elinize vicdanınıza koyun ve kendinize gelin!
-----------------
-------------------------

SAVAŞ ŞENEL KİTAPLARI

AZ ACILI VE KALICI İNGİLİZCE-YABANCI DİL ÖĞRENMEK İÇİN PÜF NOKTALARI

Kitabın Tanıtım Videosu
Kitabın Tanıtım Yazısı
Kitabın Facebook sayfası
Kitabı buradan satın alabilirsiniz: Kitapyurdu.com



(Kitabı İmzalı Edinmek İsterseniz Bize Yazınız: savassenel@gmail.com)

ÇAY SAATİ İÇİN HAFİF YAZILAR


(Kitabı İmzalı Edinmek İsterseniz Bize Yazınız: savassenel@gmail.com)





(Kitabı İmzalı Edinmek İsterseniz Bize Yazınız: savassenel@gmail.com)

-------------------

No comments:

Post a Comment